Zeytin, Akdeniz mutfağının vazgeçilmezlerinden biri ve en temel besin kaynaklarımızdan biridir. Zeytinyağı, sahip olduğu değerli yağ asitleri, antioksidanlar ve E vitamini ile sağlığa olan faydaları nedeniyle dünya çapında büyük ilgi görmektedir. Hem sofralık olarak tüketilen zeytin hem de zeytinyağı, dünya genelinde giderek artan bir talebe sahiptir. Bu talebi karşılamak ve sektörün gelişimini sağlamak için bilimsel çalışmalar büyük önem taşımaktadır. Türkiye, bu alanda önemli adımlar atarak zeytin üretimini ve çeşitliliğini koruma altına almıştır. Ülkemiz, hem kendi yerli çeşitlerini koruyup geliştiriyor hem de dünyanın dört bir yanından getirilen zeytin çeşitlerini inceleyip, ülkemiz koşullarına uyarlama çalışmaları yürütüyor. Bu sayede hem sofralık zeytin üretiminde, hem de zeytinyağı üretiminde dünya liderliğine doğru ilerliyoruz.
Türkiye'nin Zeytin Gen Bankası
Tarım ve Orman Bakanlığı, dünyanın en önemli zeytin ve zeytinyağı üreticilerinden olan Türkiye'nin liderliğini pekiştirmek için çeşitli çalışmalar yürütüyor. Bu çalışmalar arasında zeytin yetiştiriciliği konusunda verilen teşvikler, eğitim programları ve zeytin genetik kaynaklarının korunması büyük önem taşımaktadır. İzmir'de bulunan Zeytincilik Araştırma Enstitüsü bünyesinde kurulan Zeytin Gen Bankası, İspanya ve Fas'tan sonra dünyanın üçüncü büyük zeytin gen bankasını oluşturmaktadır. 2025 yılı itibariyle 464 farklı zeytin türü burada koruma altında tutuluyor. Bu gen bankasında, ülkemizin 100'ü aşkın tescilli zeytin çeşidiyle birlikte, dünyanın birçok ülkesinden getirilen 364 zeytin türü de yer alıyor. Bu zengin genetik çeşitlilik, gelecekteki zeytin yetiştiriciliği çalışmalarına büyük katkı sağlayacaktır. Bunun yanı sıra, enstitüde yeni ve verimli çeşitlerin geliştirilmesi için melezleme çalışmaları da titizlikle yürütülüyor.
Melezleme Çalışmaları ve Yeni Çeşitler
Zeytincilik Araştırma Enstitüsü'nde, tüketici talepleri ve bölgesel iklim koşulları dikkate alınarak, yeni zeytin çeşitlerinin geliştirilmesi için melezleme çalışmaları yapılmaktadır. Son yıllarda Hayat ve Arsel tipi zeytinlerin melezleme ıslahı ile yeni çeşitler üretildi. Üretilen bu yeni çeşitlerin, Samsun, Yalova, İzmir, Mersin, Hatay ve KKTC Türkmenköy gibi farklı bölgelerde adaptasyon çalışmaları devam etmektedir. TAGEM'e bağlı diğer araştırma enstitüleri de Ar-Ge faaliyetleri kapsamında zeytin yetiştiriciliği üzerine çalışmalar yürütmektedir. Son 15 yılda yapılan çalışmalar sonucunda Gemlik 21, Gemlik 27, Hayat, Hanım Parmağı, Memecik Klon 9, Arsel, Sultani, Beylik, As Topakaşı, Ada Yerlisi, Kaya, Uğur ve Elvan gibi yeni milli zeytin çeşitleri tescil edilmiştir. Bu çalışmalar, Türkiye'nin zeytin sektöründeki rekabet gücünü artırmaya yönelik önemli adımlardır. Üretilen yeni çeşitler, hem verimlilik hem de kalite açısından önemli kazanımlar sağlayacaktır.
Eğitim ve Üretim Alanları
İzmir Kemalpaşa'da bulunan 3. Dünya Zeytin Koleksiyon Bahçesi, 320 dekarlık bir alanda 464 farklı zeytin çeşidini barındırıyor. Toplamda 550 dekarlık bir araştırma sahası, modern laboratuvarlar, seralar, yağ fabrikası, zeytin sıkım tesisi ve zeytin salamura işletmesi gibi birimler de bulunmaktadır. Bu merkezde, zeytinyağı temel tadım eğitimi gibi dönemlik eğitimler de verilerek sektörün insan kaynağı geliştirilmektedir. 2001 yılında 99 milyon olan zeytin ağacı sayısı, yapılan yatırımlar sayesinde 200 milyonun üzerine çıkarılmıştır. Zeytin yetiştiriciliği alanı da 864 bin 428 hektara ulaşmıştır. Türkiye, zeytin yetiştiriciliğinde tüm sahil kuşağının yanı sıra Güneydoğu Anadolu Bölgesi'nde de üretim yapmaktadır. Dünya genelinde yıllık ortalama 22 milyon ton zeytin ve 3 milyon ton zeytinyağı üretimi gerçekleştirilmektedir. 2024 yılında rekor bir üretim gerçekleştiren Türkiye, sofralık zeytin üretiminde dünya lideri konumundadır ve zeytinyağı üretiminde ise İspanya'nın ardından ikinci sırada yer almaktadır.